Yoğun sıcaklıklara dayanabilen argan ağaçları, 10 metreye kadar uzayabilen boyları ve ortalama 200 yıllık ömürleriyle çölleşmeye karşı gerçek bir siper görevi görüyor. Bu ekosistem, bir yandan ormancılık, tarım ve hayvancılık faaliyetleri sayesinde sosyoekonomik kalkınma açısından önem arz ederken bir yandan da yaprakları ve meyveleriyle değer taşıyor. 10 Mayıs Argan Ağacı Günü ise bu bitkinin sürdürülebilirliğe sunduğu katkıları hatırlatmayı ve benzeri türlerin de küresel öneme sahip tarımsal listelere girmesini teşvik etmeyi amaçlıyor.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, 2021 yılında, 10 Mayıs tarihini argan ağacına adadı. Argan Ağacı Günü bu bitkinin, sürdürülebilir kalkınmanın ekonomik, sosyal ve çevresel etkilerine ve özellikle yerel düzeyde sunduğu katkılara dikkat çekmeyi amaçlıyor.
Argan ağacı, Fas’ın güneybatısında, Sahraaltı bölgesine özgü bir tür. Kurak ve yarı kurak bölgelerde yetişen argan ağacı, endemik bitki örtüsü açısından zengin olan ormanlık bir ekosistemin temel bir türü olmaktan başka su kıtlığı, erozyon riski ve verimsiz topraklarla karakterize edilen zorlu çevre koşullarına karşı dayanıklılığıyla öne çıkıyor.
BM Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO), 1998 yılında bu endemik üretim alanını Argan Biyosfer Rezervi olarak ilan etmişti. Ayrıca argan ağacıyla ilgili tüm bilgi birikimi 2014 yılında UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Temsili Listesi’ne alındı. Aralık 2018’de ise Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), Fas’taki Ait Souab – Ait Mansour bölgesinde yer alan argan temelli tarım-orman-hayvancılık sistemini Küresel Öneme Sahip Tarımsal Miras Sistemi (Globally Important Agricultural Heritage Systems – GIAHS) olarak tanıdı.
Hayvanları ve İnsanları Koruyor
50 dereceye kadar sıcaklıklara dayanabilen argan ağaçları, 10 metreye kadar uzayabilen boyları ve ortalama 200 yıllık ömürleriyle çölleşmeye karşı gerçek bir siper görevi görüyor. Bu ekosistem, bir yandan ormancılık, tarım ve hayvancılık faaliyetleri sayesinde sosyoekonomik kalkınma açısından önem arz ederken bir yandan da yaprakları ve meyveleriyle değer taşıyor. Ormanın alt bitki örtüsü ise kurak dönemlerde dahi tüm sürüler için hayati bir yem kaynağı oluşturuyor.
Dünyaca ünlü argan yağı, bu ağaçlardaki tohumlardan elde edilirken özellikle geleneksel ve tamamlayıcı tıpta, mutfak ve kozmetik sektörlerinde çok çeşitli kullanım alanlarına sahip. Sürdürülebilir argan üretim sektörü, yerel toplulukların, özellikle kırsal bölgelerde yaşayan kadınların ekonomik güçlenmesine ve finansal kapsayıcılığına da katkıda bulunuyor.
Kooperatifler, yerel istihdam olanaklarının artırılmasında önemli bir rol oynuyor; gıda güvenliğine katkıda buluyor ve yoksulluğun ortadan kaldırılmasında etkili olabiliyor. Argan temelli tarım-orman-hayvancılık sistemi, yalnızca yerel koşullara uyum sağlamış türleri ve yerel faaliyetleri kullanırken su yönetimi için ise kayalara oyulmuş, matifia denilen yağmur suyu depolarıyla besleniyor. Bu yöntem hem iklim değişikliğinin etkilerinin azaltılmasına hem de biyoçeşitliliğin korunmasına katkı sağlıyor.
86 Tarımsal Miras Sistemi Tescillendi
Aralarında argan ağacının da yer aldığı GIAHS, dikkat çekici tarımsal biyoçeşitlilik, geleneksel bilgi, paha biçilmez kültürler ve peyzajlarla karakterize edilen yerler için yürütülüyor. Bu sistem; çiftçiler, çobanlar, balıkçılar ve orman toplulukları tarafından geçim kaynaklarının gıda güvenliğini destekleyecek şekilde sürdürülebilir yönetimini hedefliyor. Program kapsamında bugüne dek Afrika, Asya ve Pasifik, Avrupa ve Orta Asya, Latin Amerika ve Karayipler ile Yakın Doğu ve Kuzey Afrika’da 26 ülkede 86 farklı sistem tescil edildi.