#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey
tamas-szabo-unsplash k

Pazar Araştırmaları ve Sürdürülebilirlik

Pazar araştırmaları konusunda küresel ölçekte lider olan Ipsos firması, mayıs ayı sonunda “Araştırmada Yenilikler” çatısı altında İstanbul’da yoğun programlı bir konferans düzenledi. Ipsos Global Trendler Araştırması’nda ortaya çıkan bir başlık olan “Kırılmalar” konusu bu seneki konferansın ana teması idi.

Elif Gökçe ŞAHİN [email protected]

Pazar araştırmaları konusunda küresel ölçekte lider olan Ipsos firması, mayıs ayı sonunda “Araştırmada Yenilikler” çatısı altında İstanbul’da yoğun programlı bir konferans düzenledi. Bu yıl 16’ncısı gerçekleşen konferansın tüm gelirleri doğrudan bir sosyal sorumluluk projesine aktarılıyor. Bu seneki faydalanıcı ise Payda Derneği olmuş. Benim de katılıp çok değerli konuşmacıları dinleyip, bilgilerimi tazelediğim çok faydalı bir etkinlik oldu.

Ipsos Global Trendler Araştırması’nda ortaya çıkan bir başlık olan “Kırılmalar” konusu bu seneki konferansın ana teması idi. Ipsos Türkiye CEO’su Sidar Gedik’in açılış konuşmasından sonra TÜSİAD Başekonomisti Gizem Öztok Altınsaç, Türkiye ekonomisindeki yakın ve uzun vade beklentilerden bahsederek yüreklere su serpti.

ipsos (2) k

Cambridge Üniversitesi’nden Prof. Ayşe Zarakol ise “düzensizlik” çatısı altında derlediği küresel ve ulusal gelişmelerin hayatlarımıza ve gelecek döneme yansımalarını ele aldı. Sosyolog Prof. Besim Dellaloğlu, sosyoloji araştırmalarının günlük gözlem ve beklentilerden ne kadar farklı sonuçları olabileceğini izleyicilerin ağzını açık bırakan örneklerle ortaya koydu.

Ipsos Global CEO’su Ben Page, yayımladığı video ile dünyada şu anda en önemli makro kuvvetlerin iklim değişikliği, teknoloji ve çatışmalar olduğunu ve küresel eğilimlerin her bölgede yerel gündelik hayatı nasıl etkilediğini aktardı. Page ayrıca iklim değişikliğine yönelik yaptıkları araştırmalardan da bilgiler sundu. Küresel ölçekte ortalama sıcaklıkların artacağını düşünenlerin oranı %80 iken, Türkiye’de bu oranın %87 olduğunu açıkladı. Yeni bir teknolojinin iklim değişikliğini bu sene durduracağını düşünenlerin oranı dünyada %32 iken, Türkiye’de %65 olarak ölçülmüş; yani halkımız bu konuda çok optimist.

Konferansın devamında Göç Uzmanı Prof. Murat Erdoğan, güncel göç araştırmaları ve hayatımızdaki yansımaları hakkında bilgi verdi. Ipsos ana merkezden Laurent Dumouchel ise pazar araştırmalarının işletmelere ve pazarlama ekiplerine sağladığı farkındalık ve faydalardan bahsetti.

Konferansın beni en çok etkileyen kısmı tabii ki Ipsos Türkiye Ofisi’nden Sezi Peynirci Bıçakhan ile Doç. Dr. Gül Şener’in sürdürülebilirlik üzerine gerçekleştirdikleri panel oldu. Konuşmalarına küresel ölçekte firmaların %55’inin verdikleri taahhütlerden vazgeçtiklerinin tespit edildiğini söyleyerek başladılar. Ardından Türkiye’de firmaların %74’ünün sürdürülebilirliğin firma vizyonlarının önemli bir parçası olduğunu belirttiklerini aktardılar. Ayrıca Türkiye’deki firmaların %67’si de sürdürülebilirliğin firma kârlılığına pozitif katkı sağladığını düşündüğünü ortaya koymuşlar (Ipsos & İSO Sanayide Sürdürülebilirlik Araştırma Raporu 2024).

ipsos (1) k

Sunumlarında, Ipsos Marka Sağlığı Algı Araştırmaları 2018-2024 global veri tabanına göre, sürdürülebilirlik konusunun marka imajı açısından ilk üçte olduğunu söyleyen tüketicilerin oranının yıldan yıla arttığını ve 2024’te %15’lerden %23’e ulaştığını belirttiler. Ancak her tüketicinin sürdürülebilir bir dünya için motivasyonunun benzer olduğunun söylenemeyeceğini, stratejik grupları anlamanın önemli olduğunu ve bunun gerektiğini de ileterek bir ESG Segmentasyon 2024 araştırması yürütmüşler.

Ortaya çıkan ESG segmentleri sürdürülebilirlik alanında en aktif olandan en pasif olana doğru şu şekilde:

  • Değişim Öncüsü (%17),
  • İstekli Destekçi (%21),
  • Seçici Gerçekçi (%16),
  • Sessiz Kabullenici (%21),
  • Uzaktan İzleyen (%24).

 

Sustainable Brands ile yaptıkları 2025 Sosyo-kültürel Trendler Araştırması’na bakıldığında ise tüketicilerin %88’i için çevre dostu ürün ve hizmetlerin bir markayı tercih etme nedeni olabildiği görülüyor. Ayrıca tüketicilerin büyük çoğunluğu, şirketlerin sürdürülebilir hareket etmelerini bekliyor ve işletmelerin, etkili çevresel ve sosyal uygulamaları başarıyla hayata geçirirken kârlı kalabileceklerine inanıyor. “Daha sürdürülebilir ürün veya hizmetler aktif bir şekilde arıyorum” söylemine tamamen katılanların oranı %34 iken, bu oran Seçici Gerçekçi grubunda %43’e çıkıyor; bu da araştırmanın sonuçlarının farklı grupları daha detaylı anlamanın ne kadar önemli olduğunu tekrar vurguluyor.

Sustainable Brands ile yaptıkları 2025 Sosyo-kültürel Trendler Araştırması’nın devamında jenerasyonlar arasındaki farklılıklar, “9 sürdürülebilir davranış”a göre ve sektörler arası karşılaştırmalara yönelik detaylar da mevcut.

Elif Gökçe Şahin

Sürdürülebilirlik Alanında Danışman ve Eğitimci | Veri-Analiz