Jeotermal Isı Pompaları Toprağın Doğal Isısından Yararlanıyor

Jeotermal Enerji Derneği (JED) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kındap, jeotermal ısı pompaları ile ısıtma ve soğutma işleminin, toprağın doğal ısısından yararlanarak ve çok düşük enerji tüketimi ile gerçekleştirilebildiği bilgisini verdi. Kındap, “Konutlarımızın ısıtma ve soğutmasını yerli, yenilenebilir ve temiz bir enerji kaynağı olan jeotermal ısı pompaları ile yapabiliriz” dedi.

Türkiye’de, tüketilen enerjinin önemli bir kısmı binalarda kullanılıyor. Son beş yılda tüm dünyada kullanım hızı giderek artan jeotermal ısı pompaları ile tüketilen enerjinin büyük bir kısmını jeotermal kaynaklardan sağlamak mümkün. Ciddi bir enerji tasarrufu sağlayan jeotermal kaynaklı ısı pompaları toprağın doğal ısısından yararlanarak hem ısıtma hem de soğutma için kullanılabiliyor.

“Toprak Sıcaklığı Mevsimsel Değişikliklerden Etkilenmiyor”

Jeotermal Enerji Derneği (JED) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kındap, yeryüzünün birkaç metre derinliğinde bile toprak sıcaklığının sürekli olarak 10 derecenin üzerinde olduğunu ve mevsimsel değişikliklerden etkilenmediğini belirtti. Kındap, Türkiye’de özellikle doğalgaz altyapısının olmadığı yerlerde inşa edilen konutlarda ısı pompası kullanımının teşvik edilmesinin ileriki dönemlerde ise doğalgaz kullanımının jeotermal kaynaklı ısı pompaları ile ikame edilmesi gerektiğini dile getirdi.

“Enerjide Arz Güvenliği Tehlikesi Isı Pompalarının Kullanımını Yaygınlaştırdı”

Konut ısıtma amacıyla kullanılacak jeotermal kaynaklı ısı pompalarının uygun projelerle hayata geçirilebileceğine dikkat çeken Kındap, Türkiye’nin 2053 yılı için belirlediği “Net Sıfırhedefine ulaşmasında bu uygulamanın önemli bir rol üstlenebileceği görüşünü aktardı. Özellikle yeni inşa edilen binalarda jeotermal kaynaklı ısı pompalarının kullanımın teşvik edilmesiyle önemli bir değer yaratılacağının altını çizen Kındap, “Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ile başlayan enerjide arz güvenliği tehlikesi, başta Avrupa olmak üzere pek çok gelişmiş ülkede ısı pompalarının kullanımını yaygınlaştırdı. Pek çok klimanın yerini ısı pompası alırken bu sistemin 2050 yılına kadar 2,6 milyar insanın klima ihtiyacını karşılaması bekleniyor” dedi.

“Dışa Bağımlılığı Sıfır Noktasında”

Ülkemizde de son yıllarda ısı pompası kullanımının yaygınlaştığını vurgulayan Kındap, “Özellikle yeni inşa edilen binaların, ısı pompalarının kurulumuna uygun biçimde tasarlanması gerektiğini düşünüyoruz. Dünyada hızla yaygınlaşan ve gelişmiş jeotermal teknolojileri ile bütünleşen bir bakış açısıyla sonsuz ve dışa bağımlılığı sıfır noktasında olan bir enerji kaynağını ısıtma ve soğutma amaçlı kullanmamız mümkün hale gelebilecek. Türkiye iklimlendirme teknolojilerinin üretimi ve kullanımında dünyada söz sahibi bir ülke. Bu konuda uzun vadeli kredi ve destek mekanizmalarının geliştirilmesi gerektiğini düşünmekteyiz” diye konuştu.

“Kendi Enerjisini Üreten ve Tüketen Sistemler Uygulanmalı”

Rusya’nın Ukrayna’yı işgali sonrasında 2030’dan önce fosil yakıtları bağımlılığı sona erdirmek için Avrupa Komisyonu önerisi olan REPowerEU paketiyle 2030’a kadar 30 milyon ısı pompası kurulumunun hedeflendiğini belirten Kındap, sadece konutlarda değil, tüm yaşam alanlarında kendi enerjisini üreten ve tüketen sistemlerin tasarlanarak uygulanması gerektiğine işaret etti.

Önerilen makaleler