Özellikle son 25 yıldır okyanuslar iklim değişikliğine bağlı olarak ısınıyor. İnsan kaynaklı bir şekilde bir tür plastik çöplüğüne dönüşen okyanuslardaki büyük balık stoklarının %90’ı tükenmiş, mercan resiflerinin %50’si ise yok olmuş durumda. Her yıl 8 Haziran tarihi “Dünya Okyanus Günü” olarak kabul ediliyor. Günün 2025 teması olan “Hayranlık: Bizi Yaşatanı Yaşatmak” sloganıyla okyanus ile gezegenin varoluşu arasındaki vazgeçilmez ilişki hatırlatılıyor.
Rio de Janeiro’daki Birleşmiş Milletler (BM) Çevre ve Kalkınma Konferansı sırasında okyanusların hem gezegenin biyoçeşitliliğindeki payına hem de onun bir hayat kaynağı olduğuna dikkat çekmek amacıyla bir “okyanus günü” belirlenmesi teklif edildi (1992). Ardından 2008 yılında, BM Genel Kurulu, 8 Haziran tarihini resmen “Dünya Okyanus Günü” olarak kabul edildi.
Okyanusların dünya üzerindeki tüm canlılara hayat verdiğini ve onları desteklediğini vurgulayan bu günle, başta iklim değişikliği ve okyanuslar arasındaki ilişki olmak üzere okyanus temelli sürdürülebilir ekonomilere ve deniz koruma alanlarına işaret ediliyor. Gezegenimizin yüzeyinin %70’ini kaplaması, her yıl insan kaynaklı karbondioksit emisyonlarının yaklaşık dörtte birini emmesi ve zengin biyoçeşitliliği göz önüne alındığında dahi okyanusların önemi, bir günlük bir hatırlamayı katbekat aşıyor.
Okyanuslar Hem Isınıyor Hem Asitleniyor
Bugüne dek UNESCO’nun Okyanus Biyoçeşitliliği Bilgi Sistemi’nde kayıtlı deniz canlı türü sayısı 193 bine ulaşmış durumda. Ancak özellikle son 25 yıldır okyanuslar iklim değişikliğine bağlı olarak ısınıyor. Ayrıca yine insan kaynaklı bir şekilde okyanuslar bir tür plastik çöplüğüne dönüşüyor. Öyle ki besin maddeleri ve plastik kirliliğinin okyanuslardaki yayılımını ve seviyesini izlemek için küresel mekanizmalara acilen ihtiyaç duyuluyor.
Okyanuslar halen büyük miktarda karbonu emerek karbon yutağı işlevini sürdürmeye devam ederken iklim değişikliği nedeniyle bu yüzyıl sonuna kadar okyanus asitlenmesinde %100’den fazla artış olabileceği öngörülüyor. Yanı sıra tüm bunlara deniz seviyesindeki artış da eşlik ediyor. İklim değişikliğine bağlı küresel ısınma, Grönland ve Batı Antarktika buzullarının erimesi ile okyanusların ısınmasına, deniz suyunun genleşmesine ve deniz seviyelerin yükselmesine neden oluyor.
Okyanuslar Dünya Oksijeninin Yarısını Üretiyor
Okyanus, dünya oksijeninin en az %50’sini üretirken bir yandan da 2030 yılına kadar yaklaşık 40 milyon kişinin okyanus temelli sektörler içinde istihdam edileceği tahmin ediliyor. Tüm bu faydalarına karşın okyanuslar günümüzde ciddi şekilde desteğe gereksinim duyuyor. Örneğin bugün için büyük balık stoklarının %90’ı tükenmiş, mercan resiflerinin %50’si yok olmuş durumda. Dolayısıyla okyanusun zenginliğini tüketmek yerine onu canlandıran, yeni bir dengenin küresel işbirlikleriyle kurulması gerekiyor.
Mevcut gerçeklikten yola çıkılarak Dünya Okyanus Günü’nün 2025 teması “Hayranlık: Bizi Yaşatanı Yaşatmak” olarak belirlendi. Temayla insanlığın denizle olan derin bağı hatırlatılarak insan faaliyetlerinin okyanus üzerindeki etkilerine dair kamuoyunu bilgilendirmek, okyanuslar için küresel bir vatandaşlık hareketi geliştirmek ve dünyayı okyanusların sürdürülebilir yönetimi için seferber etmek amaçlanıyor. İstikrarlı bir iklim için sağlıklı okyanuslara ihtiyaç olduğunun altı çizen tema, hem hükümet hem de özel sektör liderlerini daha güçlü yerel, ulusal ve uluslararası eylem için harekete geçmeye davet ediyor.