#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey
Sınırlı

Sınırlı Kaynaklarla Sınırsız Büyüme Modeli Mümkün Değil!

Ege İhracatçı Birlikleri (EİB), 2025 Yılı Sürdürülebilirlik Raporu’nu açıklamak için bir basın toplantısı düzenledi. Sınırlı kaynaklarla sınırsız büyüme modelinin mümkün olmadığını söyleyen EİB Koordinatör Başkanı Eskinazi, “İklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı ve kaynak tükenmesi gibi tehditler, iş yapış şekillerimizin köklü biçimde değişmesini zorunlu kılıyor” dedi. Toplantıda, EİB’nin iklim değişikliğiyle mücadele çerçevesinde faaliyetlerinden kaynaklanan çevresel etkileri en aza indirmeyi ve sürekli iyileştirmeyi hedeflemek için emisyonlarının azaltılmasını amaçladığı vurgulandı. 

Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) 2025 Yılı Sürdürülebilirlik Raporu’nu düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı. Basın toplantısında konuşan EİB Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “Bugün burada sadece bir rapor paylaşmıyoruz; geleceğe dair umutlarımızı, sorumluluklarımızı ve vizyonumuzu da paylaşıyoruz. Dünyamız artık bize açıkça gösteriyor: Sınırlı kaynaklarla sınırsız büyüme modeli mümkün değil. İklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı ve kaynak tükenmesi gibi tehditler, iş yapış şekillerimizin köklü biçimde değişmesini zorunlu kılıyor” diye konuştu.

Cinsiyet eşitliği, döngüsel ekonomi, etik ticaret ve iklim bilinci gibi temel alanlarda attıkları adımları EİB Sürdürülebilirlik Raporu’yla şeffaf bir şekilde kamuoyu ile paylaştıklarının altını çizen Eskinazi, sözlerini şöyle tamamladı: “İhracatçılarımıza atık su, enerji ve çevreyi kirletmeyecekleri, kirlettiklerinde ağaç dikerek bunu kompanse edecekleri bilinci yaymak istiyoruz.”

eib rapor

“Paylaşımcı Olmalıyız, Toprağımızı Korumalıyız”

Sürdürülebilirlik ile ilgili çalışmaların münferit çabalarla başarıya ulaşamayacağına vurgu yapan EİB Sürdürülebilirlik ve Organik Ürünler Koordinatörü ve Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık, Avrupa Birliği (AB) tarafından ilan edilen Yeşil Mutabakat’ın dünyada sürdürülebilirlik ile ilgili çalışmalara ivme kazandırdığını dile getirdi.

Türkiye’nin çevre, sosyal ve yönetişim başlıklarında sürdürülebilirliğe katkı sağlamayı taahhüt ettiğini dillendiren Işık, “Ticaret Bakanlığı Responsible destek programıyla sürdürülebilirlik ile ilgili çabaları destekliyor. Paylaşımcı olmalıyız, toprağımızı korumalıyız. Yönetişimle aktif binlerce ihracatçı firmamıza yol gösterici olmak istiyoruz” dedi.

“Çiftçimizin Ayakta Kalması Sağlanmalı”

Türkiye’de Nisan ayında 36 ilde yaşanan don olayı sonrasında çok yıllık bitkilerde büyük zararlar oluştuğuna da değinen Işık, “Kuru meyve ve yaş meyvede ürünler çok etkilendi. Malatya’da kayısıda %95 kayıp var. Fındık ve üzümde önemli hasarlar var. Üzümde iki yıldır%40-50 ürün kayıpları yaşıyoruz. Çiftçilerimize pozitif destekler bekliyoruz. Devletimizin şefkat elini uzatması lazım. Çiftçimizin ayakta kalmasını sağlaması gerekiyor” şeklinde konuştu.

“Hava Sıcaklıkları 2025 Yılı Ocak Ayı İtibarıyla 1,7 Derece Arttı”

EİB Sürdürülebilirlik Danışmanı Nilüfer Arıak, dünya genelinde büyüme öne çıkarıldığı için ciddi bir kaynak israfının ortaya çıktığını, sürdürülebilirlik konusunun göz ardı edildiğini vurguladı. Dünya genelinde hava sıcaklıklarının 2025 yılı ocak ayı itibarıyla 1,7 derece arttığının altını çizen Arıak, “40 canlı türü değişecek, don, kuraklık, hastalıklar, organik olmamanın problemleri. Değişim ve dönüşüme giremediğimiz zaman yok oluyoruz” dedi.

Türkiye’nin büyümesinin dış kaynaklara bağlı olduğuna vurgu yapan Arıak sözlerini şöyle tamamladı: “Sermayemiz zayıf, uzun vadeli ve düşük maliyetli fonlara ulaşmamız gerekiyor. Zengin pazarlara ihracat yapacaksak sürdürülebilirlik etiketli ürünleri üretmeye ihtiyacımız var. Bunun yolu da sürdürülebilirlik raporlarımızın olmasından geçiyor. Firmalarımızın sürdürülebilirlik raporlarına odaklanmaları zorunluluk halini aldı.”

EİB’nin 2025 Yılı Sürdürülebilirlik Raporu

Rapora göre, EİB’nin atık yönetimi konusunda, 2024 yılında tehlikesiz atık miktarında 2023 yılına kıyasla %5,8’lik düşüş yaşandı. Toplam atık miktarında ise %8,4 oranında bir azalma gerçekleşti. ERP sisteminin kurulmasıyla işlemlerin dijital ortamda gerçekleştirilmesi kağıt tüketiminde önemli bir tasarruf sağladı. EİB’in araç yakıt tüketimlerinden oluşan emisyon miktarları karşılaştırıldığında, 2024 yılında 2023 yılına göre %3 oranında bir artış olduğu gözlemlendi. 2024 yılında elektrik tüketimine bağlı olarak oluşan karbon ayakizi değeri 2023 yılına göre %4’lük bir artış gösterdi. Artışta, EİB’in gerçekleşen eğitim, seminer, çalıştay gibi etkinlikler etkili oldu.

EİB’de iş amaçlı seyahatleri göz önünde bulundurularak hesaplanan emisyon değerlerinde satın alınan uçak biletleri ve kiralanan araçlara ait veriler esas alındı. 2023 yılında bin 102 yurt içi uçuş, 697 yurtdışı uçuş yapılırken, 2024 yılında yurt içi uçuş 876’ya, yurt dışı uçuş ise 511’e geriledi.  Yurt içi ve yurt dışı uçuşlardan kaynaklanan toplam emisyon değerleri 2023 yılında 495,5 ton CO2-e, 2024 yılında ise 399,4 ton CO2-e düştü.

Emisyonlar Azaltılacak

İklim değişikliğiyle mücadele çerçevesinde faaliyetlerinden kaynaklanan çevresel etkileri en aza indirmeyi ve sürekli iyileştirmeyi hedeflemek için emisyonlarının azaltılması amacıyla, şirket araçlarının yenilenmesi durumunda düşük emisyon salımına sahip modeller tercih edilecek. Emisyonlarının azaltılması kapsamında, elektrik tüketiminin azaltılmasına yönelik uygulamalar geliştirilmesi planlanıyor. Mesai dışında gereksiz aydınlatmaların kapatılması, klima ve elektronik cihazların yenilenmesi enerji verimliliği yüksek modellerin tercih edilecek.

Emisyonlarının azaltılması amacıyla yurt içi kısa mesafeli toplu seyahatlerde hava yolu yerine şirket araçlarının kullanımı teşvik edilecek, görevlendirilecek personel sayısı asgari seviyede tutulacak ve çevrimiçi katılım imkanı bulunan eğitim, seminer ve toplantılara uzaktan erişim sağlanmasına öncelik verilecek. Atık oluşumunun minimize edilmesi hedefi doğrultusunda, kağıt tüketimini en aza indirmek amacıyla dijital uygulamalara ağırlık verilecek. Tek kullanımlık plastiklerin kullanımını azaltmaya yönelik düzenlemeler yayılacak ve arızalı elektronik cihazların tamir edilerek yeniden kullanılması sağlanacak.